İsrail'in Doha saldırısı: Müzakere masasına hava darbesi, Körfez'de diplomatik fırtına 10 Eyl
yazar Yiğit Akmanoğlu - 0 Yorumlar

Ne oldu?

Katar’ın başkenti Doha’da, Hamas’ın siyasi liderliğini hedef alan bir hava saldırısı bölgedeki dengeleri yerinden oynattı. 9 Eylül 2025 Salı günü düzenlenen İsrail'in Doha saldırısı sırasında beş Hamas üyesi ve Katar İç Güvenlik Gücü’nden (Lekhwiya) bir görevli hayatını kaybetti. Saldırı, Hamas’ın siyasi kanadının toplandığı ve ateşkes müzakereleri için bir araya geldiği binaya yapıldı.

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, Kudüs’te bir otobüs durağını hedef alan ve altı İsraillinin öldüğü saldırı sonrası bu operasyonu onayladı. O eylemin sorumluluğunu Hamas üstlendi. İsrail, bu gerekçeyle harekete geçerken, Hamas liderliğinin Doha’da ateşkes için temaslarda bulunuyor olması, adımı diplomatik açıdan daha da tartışmalı hale getirdi.

Ölenler arasında, üst düzey Hamas yöneticisi Dr. Halil el-Hayye’nin oğlu da var. El-Hayye’nin kendisi, Hamas kaynaklarına göre saldırıdan sağ kurtuldu. El-Hayye, örgütün siyasi yapısında etkili bir isim; adı son yıllarda Katar’daki temaslarda sık geçiyordu.

Katar Dışişleri, saldırıyı “uluslararası hukuk ve teamüllerin apaçık ihlali” diye niteledi. Riyad ve Abu Dabi’den gelen açıklamalar da Doha ile dayanışma vurgusu taşıdı. Körfez’de rakiplikleriyle bilinen başkentlerin bu dosyada aynı çizgide buluşması, olayın bir güvenlik meselesi olmanın ötesine geçtiğini gösteriyor.

Washington hattında ise farklı tonlar duyuldu. İsrail’in, Hamas hedeflerini vurma niyetini ABD ordusuna önceden bildirdiği, ancak yer ve zaman gibi kritik detayları paylaşmadığı belirtildi. Bir ABD yetkilisi, bildirimin “bölgesel ortakları uyarmaya yetecek düzeyde olmadığı” değerlendirmesini yaptı. ABD Başkanı Donald Trump’ın Orta Doğu Özel Temsilcisi olarak anılan Steve Witkoff’un, Katar makamlarını saldırıdan haberdar ettiği, ancak uyarının operasyonu durdurmaya yetmediği basına yansıdı.

Beyaz Saray Sözcüsü Karoline Leavitt, ABD ordusunun saldırıdan önce salı sabahı yönetimi bilgilendirdiğini, adımı “tek taraflı” olarak nitelendirdiklerini söyledi. Trump’ın saldırıdan sonra Katarlı muhataplarıyla görüştüğü ve “benzer bir şeyin Katar topraklarında tekrar yaşanmayacağı” güvencesi verdiği belirtildi. Washington, Hamas’ın ortadan kaldırılmasını “meşru bir hedef” olarak tanımlarken, hedefin Doha’da vurulmasını “yanlış yer, yanlış zaman” diye eleştirdi.

Neden kritik? Olası sonuçlar

Doha, yıllardır çatışma dosyalarında arabuluculuk rolüyle öne çıkıyor. Gazze ve İsrail arasında esir değişimi ve ateşkes başlıklarında masanın kurulabildiği az sayıda başkentten biri. Hamas’ın siyasi ofisi uzun süredir bu şehirde bulunuyor. Katar, aynı zamanda bölgede en büyük ABD askeri varlıklarından biri olan El Udeyd Hava Üssü’ne ev sahipliği yapıyor. Bu denklem, saldırının neden hem güvenlik hem diplomasi açısından büyük gürültü kopardığını açıklıyor.

Hukuki boyutta soru açık: Bir ülkenin, üçüncü bir ülkenin başkentinde, o ülkenin rızası olmadan silahlı operasyon yürütmesi, egemenlik ihlali olarak görülüyor. BM Şartı, güç kullanımını yasaklıyor; istisna olarak meşru müdafaayı tanıyor. İsrail, Hamas’ın süregelen tehdidini gerekçe gösterse bile, “ev sahibi ülke terör tehdidine karşı ya istekli değil ya da yetersiz” argümanına dayanan doktrin uluslararası alanda tartışmalı. Doha’nın dili sertleştirip konuyu uluslararası platformlara taşıması şaşırtıcı olmaz.

Bölgesel sonuçlar en az hukuki tartışma kadar önemli. Körfez’de güvenlik kaygısı yükselirse, petrol ve gaz piyasaları sinirlenir, diplomatik trafikte yeni kırılmalar görülebilir. Suudi Arabistan ve Birleşik Arap Emirlikleri’nin Katar’a verdiği hızlı destek, bu olayın “iç mesele” değil, “Körfez’in güvenliği” dosyasında görüldüğünü gösteriyor. İsrail ile Arap başkentleri arasında son yıllarda açılan normalleşme başlıkları, böyle bir saldırıdan sonra daha çetin bir zemine oturabilir.

Operasyonun niteliği de dikkat çekiyor. Doha gibi güvenliği sıkı, gözetimi yüksek bir kentte hava yoluyla nokta vuruşu yapmak, istihbarat ve operasyon planlaması açısından yüksek risk demek. Saldırının insansız hava aracıyla mı, seyir füzesiyle mi, başka bir yöntemle mi yapıldığı resmi olarak açıklanmış değil. 2010’da Dubai’de üst düzey Hamas isimlerine yönelik örtülü operasyonlarla kıyaslandığında, bu kez açık ve yüksek profilli bir kinetik eylem görüyoruz. Bu da tırmanma riskini artırıyor.

Ateşkes masası ise bu darbeden sonra sallanmış durumda. Hamas heyetinin hedef alınması, örgütün müzakere pozisyonunu sertleştirebilir. Katar, arabuluculuk rolünü sürdürmek istese de güvenlik protokollerini kökten güncellemek zorunda kalabilir. İsrail iç siyasetinde ise saldırı, Netanyahu’ya “güç gösterisi” puanı yazsa da, uluslararası arenada baskıyı artırabilir.

Önümüzde birkaç senaryo var:

  • Hamas, Doha’daki temaslarını askıya alır ve müzakere hattı donar.
  • Katar, topraklarında silahlı örgüt varlığına dair çerçeveyi daraltır, görüşmeleri daha kapalı devre yürütür.
  • İsrail, caydırıcılık mesajını verdiğini savunur; buna karşılık diplomatik yalnızlaşma riski büyür.
  • ABD, Hamas’a karşı mücadeleyi desteklerken, üçüncü ülkelerde “yer seçimi” ve “bildirim” standartlarını daha sıkı dayatır.

Yanıtı beklenen kritik sorular da var:

  • Katar bu saldırıya misilleme olmayan, ama etkili diplomatik bir yanıtı nasıl kurgulayacak?
  • İsrail, ABD’ye “yeterli bildirim” standardını hangi durumda karşılanmış sayacak?
  • BM Güvenlik Konseyi’nde acil bir oturum gündeme gelecek mi ve bağlayıcı bir karar çıkabilir mi?
  • Doha’daki arabuluculuk masası, yeni güvenlik ve gizlilik kurallarıyla yeniden toplanabilecek mi?

Doha’nın böylesi bir saldırıya sahne olması, Orta Doğu’nun alışıldık kriz haritasında yeni bir işaret koydu. Saha gerçekliğiyle diplomasi masasının aynı anda hedefe girdiği anlarda, aktörlerin küçük hamleleri bile büyük sonuçlara yol açabiliyor. Bu dosyada hızla değişebilecek tek şey, tarafların “yer ve zaman” konusundaki toleransı.

Yiğit Akmanoğlu

Güncel haberler konusunda uzman bir gazeteciyim. Türkiye gündemini yakından takip ederek doğruluğa önem veriyorum. Okuyuculara her gün taze ve ilginç içerikler sunmaya çalışıyorum. Haber yazmak benim için bir tutku ve topluma faydalı olmayı önemsiyorum.

Tüm yazıları gör

0 Yorumlar

Bir yorum Yaz

ŞİMDİ GÖNDER